22 Aralık 2005

1 haftanın sonuna geldik ve diyetisyen kontrolümüz oldu :)
1.300 gr vermiş bulunmaktayım. böyle giderse ayda 5 veririm belki :)
3 ayda 15 olur mu sana... oo daha ne olsun...
resmen diyetisyenimden izin aldım ve bugün pasta yedim :) zaten haftada bir sütlü tatlı yiyebilirsin dedi. evet ya bu diyetisyen beni seviiyoo :)) 10 gün sonra tekrar gideceğim. bakalım belki 3 belki 4 kilo veririm.. belli mi olur. kısmet :)

20 Aralık 2005


biliyorum hiç yakışmıyor diyetisyene giden bir insana bunlar :P

18 Aralık 2005

ipana kışkırtıcı beyazlık - limonlu

geçenlerde ki eslem,dharma,emine,poisy,mandalina buluşusunda benim yemiş olduğum limonlu cheescake'in kremasına bayılmıştım. ve dün hayretler içerisinde aynı tadı dilimde hissettim. ama sanırım pastanın içine koymak pek iyi olmaz.öyle bi yutasım geldi ki... :p
gerçekten tadı çok güzeldi. kıvamı,rengi... harika.. tavsiye ederim...
teşekkürler ipana :P

16 Aralık 2005

kişisel iletimi "durgun insan" yapmak istemiyorum..
çünkü üzgün insanlığa terfi ettim...
diyetimi buraya yazasım geldi.. evet yazıyorum.. :)
her diyette olduğu gibi sabahları su içilmesi gerekiyo (ama bugün unuttum) ve sonrasında çay (şekersiz) + 2 kibrit kutusu peynir+saltalık domates vb. kalorisiz şeyler... he bide yanında 2 dilim kepek ekmeği..
tabi 10'a kadar lahvaltı edilmesi gerekiyor. sonra 11 buçukta ara öğün var... 2 meyvelik.. bunuda yemeği unuttum. :) ve öğlen de köfte/balık/tavuk + salata+ yoğurt+2 dilim ekmek... sonra ikindide çay ve diyet bisküvi ve akşam çorba+sebze yemeği+yoğurt+2 dilim ekmek
ve 9 buçukta gene 2 meyve..
ekmeklerin çok olduğunu düşünüyorum. ve yemiyorum da okadar ekmek. annem daha da kilo alırsın bu kadar yemekle diyor. ama sanırım abur ve cubur yememekle olacak bu iş. zaten ilk veriyorum dedi sonrada gidecek bunlar dedi doktor.
işte böyle gün içerisinde bol su içilecek bide. ama ben hiç içmiyorum bakalım nasıl olacak bu iş... hayırlısı...

15 Aralık 2005

bugün sabah kalkmakta o kadar zorlandım ki. hazırlandım tıpış tıpış tabi. bi yere gidecektik: ) annem sevinç içerisindeydi :) nereye mi gittik... DİYETİSYEN'e...(yorumlarda tebrikleri alacağım) :p
çok kibar bi doktorum var. zaten böyle bağıran doktorları hiiiç sevmem. bazı diyetisyenler kilo veremeyince kızıyorlarmış.. ayy.. hiiç gelemem hiiç haz etmem.. hem para vericem.. hem de bana sayacak.. hadi canım aaa...
neyse sorular sordu falan işte. bildiğim şeyleri söyledi... ( madem bildiğim şeyler neden gidiyorum?)
işte her diyetin vazgeçilmezi "kibrit kutusu peynir" ile başladık.. ve devamı da bildiğimiz gibiydi. işte tavuk salata... sebze yemeği. kepek ekmeği.. ekmekleri çok bulduk ama yavaş yavaş azaltacağını söyledi. bide kağıt verdi hergün yediğimi yazacakmışım. e bi blog açsam diyemedim.. oo şimdi blog nedir? ne değildir? bi sürü iş... neyse işte 1 hafta sonraya sözleştik. e bakalım kısmet. inşlh muvaffak oluruz.
ordan çıkınca annem mutlu oldu. :) sağolsun... bayramdan sonra ki indirimi beklemedik. :) ama ayakkabıyı alırken bayramdan sonra bunlar 50 olurdu dedi... :p
işte bugün bir diyetin daha başlangıcındayım. tüm vatana millete bana aileme yeşile hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. sağlıcakla kalalım inşlh...

11 Aralık 2005

keder paylaşınca azalır,
sevinç paylaşınca çoğalırmışşş...

psi psikolağa gitmek istiyorum...
ben çok fazla hitap kullanmam konuşmalarımda. nitelendirme sıfatı çok yoktur cümlelerimde.. yani canım,aşkım vb. bunları söyleyemem öyle kolay kolay... yani arkadaşlar arasında... güzelim nasılsın,bitanem minik kuşum vb. yağdanlıklar yapamam. fikrim sorulsa güzel mi dense sadece güzel derim. harika mı dense harika derim... üstüne ekleyiptee yok efendim şaşırmalar,süper olduğunu söylemeler yok... hiç bana göre değil. kötülüğü,çirkinliği için de bu böyle. nerden geldim bu konuya.. insanların bana söyledikleri şeylerden... beni itham ettikleri kelimelerden. nielendirdikleri sıfatlardan... çok üzgünüm sadece böyle şeylere mazur kaldığım için. hak etmediğimi düşünüyorum gerçekten. ya aslında benimle alakalı birşey değil. hiç bir insan evladına söylenmeyecek şeyler.
biliyorum aslında bunları yazmamalıyım belki. ama rahatlamam lazım. bu blog sadece benim rahatım için yazılıyor. birileri okusun diye değil. okunuyosa da bi sorun yok fakat ben yazar değilim. sadece dertli bi tipim işte. anlatıyorum açılıyorum. bu kadar. evet bu kadar... saygılar....

10 Aralık 2005

zaman ne çabuk geçiyor... çok çok hızlı... daha dün bebe bebe yürümeye çalışan yeğenlerim var etrafımda. şimdi kocaman oldular.
koşuyorlar zıplıyorlar. bi tanesi diyo ki ben sony blabla fotoğraf makinası istiyorum ama 500 euro.. bunu söleyen çocuk 4. sınıfa gitmekte.. biz ozamanlar 4. sınıfa giderkene.. hiiç böyle şeyler bilmezidik sanki. bu olanlar hep tv yüzünden. başka ne olsun. izledikleri hayatları istiyorlar çocuklar. dedim ki yeğenime ben sana benimkini veririm.. ayh yok dedi istemem onu. çok eski.. deli kız.. buldu da mis gibi makina halbuki. tamam 10 cm olabilir macrosu,vb sorunları olabilir. ama bu kadar da hor görülmez bi insan yau...

düşünüyorum... bizden önceki nesil gibi olacak mıyız bizden sonrakiler için? yeni teknolojileri falan anlamayacak mıyız? torunlarımız mı öğretecek bize "off neden anlamıyorsun" diye...

05 Aralık 2005

işte budur...

Bazen daha fazladır her şey
Bir eşikten atlar insan
Y�z�ne bakmak istemez yaşamın
O kadar azalmıştır anlam

O zaman hemen git radyoyu a�bir şarkı tut
Ya bir kitap oku mutlaka iyi geliyor
Ya da balkona �ık bağır bağırabildiğin kadar
Zehir dışarı akmadan y�rek yıkanmıyor

Ama fazla da �z�lme hayat bitiyor bir g�n
Ayrılıktan ka�ılmıyor
Hem �ok zor hem de �ok kısa bir macera �m�r
�m�r imtihanla ge�iyor

Ben bu y�zden hi�kimseden gidemem gitmem
Unutamam acı tatlı ne varsa hazinemdir
Acının insana kattığı değeri bilirim k�semem
Acıdan ge�meyen şarkılar biraz eksiktir

Bir şiirden bir s�zden
Bir melodiden bir filmden
Ge�irip g�zelleştirmeden can dayanmıyor
Yıldızların o ışıklı fır�ası azıcık değmeden
Bu şahane h�z�n tablosu tamamlanmıyor

04 Aralık 2005

dvm

görüşüldü tatlı insanlarla tatlı muhabbetler edildi tatlı eşliğinde..
çok tatlı bir gündü. katkılarından dolayı eslem,dharma,emine,zeynep ve mandalinaya teşekkür etmeyi bir borç biliyorum. tekrarını bekliyorum.
şu fakiri yanlız komayın...